Bu Blogda Ara

27 Aralık 2010 Pazartesi

Günceler 1


13 AĞUSTOS
Sabah titremeyle ve “geliyorum” diye başlayan bir krizin ardından ablamla ayaküstü narin,nadir bir kahvaltı.Ablamla konuşmaya uzun zaman oluyor olmasına ama içindeki isteksizliğin dışavurmadan duramıyor.Ablamın üzüntüsü bile olanları unutturmaya yetmiyor.Öğlen İzmir’e hızlı bir yolculuk,sessiz yolun ardından daha da sessiz bir öğleden sonra.Bunalımı arttırmak için bundan daha iyi bir ortam düşünülemezdi.Bense hala üç gün önce Nursema’nın nasıl kayıtsız kalabildiğimi sorguluyorum ve bir türlü anlam veremiyorum hiçbir şey yapamama…İşte bu düşüncelerimi bunalımıma veriyorum aynen annemin olaylara kayıtsızlığımı bunalımıma yorduğu gibi…Annem üzülerek bakarken bana hiç bir şey annelik duygularına baskın gelemiyor.Yani annem her şeyiyle tüm yaptıklarıyla tam bir anne…Oysa acımasız olsaydı belki bende olaylara bu kadar kırılgan bakmazdım.
Şimdi bütün suçlu annen mi oldu?

                                                                                                                                        Aydın/İzmir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder